BELEDİYE BAŞKANI ZEYNEL BAKICI:"DÜRÜSTLÜĞÜN MALİYETİ YÜKSEKTİR"

              Egedesonsöz’e konuşan Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı gelinen noktayı ayrıntılı bir şekilde anlattı.

              Bakıcı, “Selçuk 15 yıl çok farklı bir şekilde siyaseten biçimlendirildi. İdeolojik düşünce içinde yönlendirildi. Benden farlı düşünen benim etrafımda olmaz mantığı gelişti. Demokratik yaşamda farklı düşünceler olmalıdır. Başkan değiştiği zaman kurumun hepsinin aynı düşünmesini beklemek yanlıştır. Kurumlar hizmet yeridir, siyaset yeri değildir. Başkan ve meclis seçimle gelir ama çalışanlar hizmet ederler. Onların düşüncelerine bizim saygı duymamız gerekiyor. Üst yönetim kademesinde yer alanların, başkanın ekibi olarak adlandırılan yapının başkanın siyasi görüşü doğrultusunda hareket etmesi doğrudur. Bunu yaparken de insanların siyasi düşüncelerini dikkate almalıyız. Hiç kimsenin üzerinde siyasi düşüncesinden dolayı baskı yapmamalıyız. Daha önceki dönemde otoriter, baskıcı, zulmeden yapı olduğu için şu anda demokratik anlayışın başkan tarafından gösterilmesinin toplum tarafından algılanması biraz gecikiyor. Daha önceki örnek kötü örnektir. Olması gereken örnek demokratik yaklaşımları önemseyen, fikirlere önem veren yapıdır. İnsanlar siyasi bakımdan farklı düşünebilirler. Bu onların hakkıdır. Bir kurumda çalışan insanlar, alt kadrolarda görev yapanlar daha da serbestleşir. Alt kademede görev yapan insanları özgür olmalıdır. İşleri aksatması, engellemesi olumsuz tavırlar içinde olması, halka hizmeti götürmede geç kalması tabi ki affedilemez” dedi.
 
ZAAFİYETLER VAR

               Selçuk’ta partili belediye başkanı olmamakla eleştirildiğini ifade eden Başkan Bakıcı, “Bizim sıkıntımız var o da doğrudur. Sıkıntıyı da tabi ki de hukuk ve yasalar çerçevesinde, insan özgürlüğü içinde, çalışma disiplini ile aşmaya çalışıyoruz. Toplumlarda düşünce ve anlayış değişikliği bir anda olmaz. Herkes düşüncesinde özgürdür. Bu hususun benim en yakınımdaki kişiler tarafından algılanmasında zafiyetler vardır. Göreve geldiğimde benden istenen bizim gibi düşünmeyen o insanların işlerine son verilmesi ve zor görevlere atılmasıydı. Bunların doğru olmadığını, önceki yapılanların yanlış olduğunu aktardım. Bizim anlayışımız zaman alacak. Bunu tabi ki de biliyorum. Bu anlayış asıl olandır ve doğru olan da budur. İnsanların el ele tutuşması, birbiriyle kol kola yürümesi lazım” diye konuştu.


 
PARTİYE DEĞİL LİYAKATA BAKARIM

              İçinde bulunduğu durumun kolay olmadığının da farkında olduğunu vurgulayan Başkan Bakıcı, “Yıllarca burada garip bir belediyecilik anlayışı yürütüldü. Bir vatandaş ruhsat alması gerektiğinde ona ‘CHP’ye üye olacaksın’ denildi. Ya üye olmanız gerekiyor ya da birisini bulmanız gerekiyordu. Böyle bir mantık olabilir mi? Farklı partiden de olsa onlara eziyet mi etmek lazım. İnsanlara sevgi, saygı gösterirseniz büyürsünüz. Ama insanlara baskı kurar, zor kullanırsanız sistem yürümez. Toplumu ayrıştırırsınız.  Eski yönetim için bizim arkadaşlarımız ‘CHP’lilerden başka kimseyi işe almıyor, partizan davranıyor’ diyordu. Şimdi göreve biz geldik. Eleştirdiğimiz bir mantığı benden isteyemezsiniz. Bu konuda duruşum nettir.  Ayrıca partizanca bakışı ve kendini yırtarcasına bir partinin ideolojisini savunmayı doğru bulmuyorum. Partinin politikaları uygulamak ve iş yapmak lazım... Parti faaliyeti takım tutulur gibi olmaz. Böyle partiler de büyümez. Menfaat için particilik yapılmaz. Yarın menfaatin biter başka partiye geçersiniz. Ben partili diye adamı işe almam. Onun liyakatine, ahlakına bakarım. Tabi ki pozitif baktığımız zamanlar olacaktır. Ama birisi işini yapıyorsa, çalışkan ve ahlaklıysa bana da destek vermemişse onu partime oy veren bilgisiz, çalışmayan ve körü körüne bakan birisine karşı tercih ederim. Ben partiye değil liyakate bakarım” dedi.
 
DÜRÜSTLÜĞÜN MALİYETİ YÜKSEKTİR

              Parti içinde çatışmanın da meclis üyeleri ile arasındaki durumun da zamanla düzeleceğine inandığını belirten Başkan Bakıcı, belediye içinde kendisine karşı olan yapılar olduğunu bildiğini söyledi. Bakıcı, “Farklı düşünceden dolayı işlerin yavaşlatıldığını görüyorum. Talimatı bile verirken insanca davranıyorum. Kırarak, dökerek, hakaret ederek çözmeye çalışmıyorum. Sistem oturduğunda onlar da anlayacaklar. Belediye başkanı olarak keskin, kırıcı ve sert olabilirim. Benim aleyhime çalışanları bile nezaketen uyarıyorum. Bunlar yaptıklarından zamanla utanacaklar. Dürüstlüğün maliyeti yüksektir. Bu maliyet seçim kaybetmeme bile neden olsa buna razıyım. Esas olan toplumun kazanmasıdır.  Zaten çok büyük kesim bunu gözlemliyor, takip ediyor. Hakkını veriyor. İnsanlarla bir araya geldiğimde görüyorum. Siyaset çıkarı olan, keskin kesim bu konuda direnç gösteriyor.
 
            AK Parti açısından haklı olunan nokta uzun süre iktidarda olmamanın getirdiği beklenti var. İş, istihdam açısından beklenti vardı. Diğer yapılmayan işlerle ilgili beklenti de var. Bunları meşru zeminde çözmeye çalışıyoruz. Kapımı hiç kapatmadım. Çalışmamayı yeğledim ama insanları ret etmedim. Herkesle bir araya geldim. Herkesle görüşeceğim. Toplumun bana yaklaşımından memnunum. İnsanlar da benden memnun. Beni yıpratmaya çalışan belli isimler var. Yıpratmada başarılı olamayacaklar” dedi.


 
KENDİME YAKIŞTIRAMAM

           Bakıcı, seçim sonuçları ve partide yaşanan tartışmalı sürecin ardından kendisi için söylenen “CHP’ye geçebilir” sözlerine de yanıt verdi. Bakıcı, “Bize yakışanı yaparız. Olmaz öyle şey. Bu durum bize yakışmaz. Seçildiğim partide devam edeceğim. Yoksa bize oy verenlere mahçup oluruz. İlk olarak böyle bir şeyi kendime kabul ettiremem. Biz Büyükşehir Belediyesi ve onun başkanı ile uyumlu çalışmak zorundayız. Sayın Kocaoğlu bize destek veriyor. Ona saygım sonsuzdur. Ortak çalışacağız. Çünkü birlikte çalışma zorunluluğumuz var. Uzlaşı kültürünü yaymak zorundayız. UNESCO’yu böyle kazandık. Şimdi ilçemize milyonlarca liralık yatırımlar yapıyoruz. Bir araya gelmeyi, el ele tutuşmayı öğrenmemiz gerekiyor. Siyaset çatışarak olmaz. Uzlaşı her zaman kazanır” ifadelerini kullandı.