En Yüce Değer: "Emek" Birileri işçi, birileri patrondur bu hayatta. Önemli olan ne statüde olduğun değildir. İnsan olup olmadığındır. En önemli statü (Bir kimsenin, bir kurum veya bir toplum içindeki durumu) insanlıktır. Zengin de olsan fakir de, önemli olan İNSAN olmaktır. Adaletliysen, dertlinin halinden anlıyorsan, haklının yanında olabiliyorsan, muhtacın çözümü için zaman harcıyorsan o zaman İnsansındır. 1 Mayıs İşçi Bayramı bu İnsanların bir araya geldiği emeğin değerinin yüceleştiği bir gündür. İşçiler, emekçiler, yandaşa hayır diyen sendikalar yılda bir gün olsa da patronlar (!) izin verdiği sürece kutlar bu günü. Maalesef gün geçtikçe işçiler ezilmeye, haksızlıklara uğramaya devam etmektedir. KHK ile eli kolu bağlanan ve neredeyse asgari ücrete muhtaç bırakılan, enflasyona ezdirilen işçiler bu hayat şartlarıyla nasıl mücadele edeceklerine bir türlü çözüm bulamamış durumdalar. Daha öncede İktidar tarafından gündeme getirilen ve çalışanların son kalesi olarak bilinen kıdem tazminatının fona devredilme çalışmaları umarız daha önce olduğu gibi tekrar rafa kaldırılır.  Zorunlu hale getirileceği söylenen Bes ( Bireysel Emeklilik ) ile ençok vergi ödeyen çalışanlara ayrıbir vergi yükü daha getirilmesi planlanmaktadır. Çektikleri krediyi ödeyememekten, çocuklarının okul masraflarını, zam rekorları kıran pazar ihtiyaçlarını nasıl karşılayacaklarını düşünmekten helak olmuş durumdalar. Türk-İş, nisan ayı açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarını da sizlerle paylaşmak istiyorum.    Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2 bin 106,89 TL. olmuş iken.   Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6.862,82 TL. olmuştur. 2019 yılında Ülkemizde Asgari Ücret 2 bin 20 TL. olarak belirlenmiş durumda. Bir an evvel kanun koyucular bizleri, işçileri hatırlamalı emekçilerin biraz da olsa nefes almasına yardımcı olmalıdır. Emekçilerin iki yakası birbirine kavuşma hasreti içinde yıllardır yanıp tutuşmaktadır. Emekten yana olan sermaye karşıtı dostların. Emeğin, yemek masalarında söylenen şarkılar ve atılan nutuklardan daha değerli olduğunu görme vakti gelmiştir. Artık herkesin bir özeleştiri yapma vakti gelmiş ve geçmektedir. Tek çözüm örgütlenmede ve emeğin özde desteklenmesinden geçmektedir. Düzenin bozulduğu, şiddetin arttığı yalaka ve piyonların köşe başlarında sözde demokrasi nidaları attığı bir ortamda, gemisini kurtaran kaptanların tayfaları olan işçileri unuttukları günde o gemi maalesef batmaya mahkumdur. İşçiler emeğini taştan çıkaranlar umut fakirin ekmeği derler. Bizleri ayakta tutan bu umut kırıntılarıdır. Daha yaşanabilir ve daha adil bir dünya mümkün. Umutlarımızın yeşermesi ve yaşanabilir bir düzen için beden emekçilerinin, eğitim emekçilerinin, fikir emekçilerinin tüm İşçi kardeşlerimizin adil bir dünyada yaşaması için 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlu olsun!!!