Merhabalar, Bu yazımda Öncelikle toplumda uzun zamandır konuşulan ve seçimlerin dahi kaderini etkilediği söylenen Emeklilikte Yaşa Takılanlar ( EYT ) kimlerdir  ve bu insanlar ne istemektedir, sorularına yanıt aradım. Eyt Sorununa ana hatlarıyla baktığımızda,  "EYT sorunu 1999'da DSP, ANAP ve MHP koalisyon hükümeti tarafından kabul edilen ve emeklilik yaşını yükselten 4447 sayılı kanun ile yaratıldı.   8 Eylül 1999 gününe kadar işçiler emeklilik için iki şartı yerine getirmesi gerekiyordu: Kadınlar için 20, erkekler için 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 günlük prim ödeme gün sayısı.   Yapılan değişiklikle emeklilik yaşı kadınlarda 58, erkeklerde 60'a, prim gün sayısı ise 7000 güne yükseltildi. 8 Eylül 1999 gününden önce işe girenler için kadınlarda 40 ile 58 erkeklerde ise 44 ile 60 yaş arasında değişen kademeli geçiş süresi getirildi."   Bu yeni düzenlemede 20 yıldır sigortası yatanlar değişiklikten etkilenmese de iki yıl önce sigortalı olmuş kişilerin durumları kökten değişti.   O dönemde bu düzenlemeye karşı çıkan sendikalar ve bazı siyasi partiler bugün de yaşa takılanların sorunlarının çözülmesini istiyor.   Emeklilikte yaşa takılanların ana talebi, 1999'da yapılan bu değişikliğin geçmişe dönük uygulanmasına son verilmesi. Yani 1999'dan önce çalışmaya başlayanların prim gün sayılarını doldurduğunda emekli olabilmeleri.   Belki sizler de birer EYT’li olabilirsiniz!!!   Emeklilikte Yaşa Takılanlar bir araya gelerek seslerini örgütlü bir şekilde duyurabilmek amacıyla Sosyal Yardımlaşma Derneği adı altında 2015 Yılında kuruldu. İki Büyük miting yapan ve toplumda yaptığı eylemlerle ses getirmeye başlayan Eyt, üçüncü büyük mitingini İstanbul Yeni Kapıda gerçekleştirdi. Bir Eyt’li Olarak bende "Hak verilmez alınır“ düşüncesiyle Yeni kapıdaki mitinge Selçuk’tan iki arkadaşla birlikte katıldım. Sayımız yeterli olmadığı için Torbalıdaki EYT’li arkadaşlarımızla buluştuk ve hep beraber Yeni Kapıya yolculuk ettik.  Bugüne kadar bu kadar iyi örgütlü ve sosyal medyayı bu kadar iyi kullanan bir örgüt hiç görmemiştim. Örgütlenmenin ne kadar önemli olduğunu ve istenilirse ülke çapında bir ses getirebileceğinin en büyük örneğidir Eyt. Önümüzdeki günlerde İzmir başta olmak üzere ilçelerde de dernekleşme ve şube kurma kararı alınması bu konu hakkında bilgi sahibi olmayan vatandaşlarımıza ulaşma anlamında iyi bir adım olacak. Tek istedikleri haklarının geri iade edilmesi. Ülkemizde açlık, yoksulluk sınırı ve enflasyon oranları hesaba katılarak insanca yaşayabilecekleri bir emekli aylığıda emekli olduklarında verilmelidir. Hiçbir siyasi partinin arka bahçesi değiller, ama tabi ki kim sorunlarını çözmek için mücadele ediyor, onlara destek oluyorsa o siyasi düşünceye de sempati duyuyorlar. Bugüne kadar EYT İle ilgili TBMM’ye getirilen önerge teklifine AKP Ret oyu verdi, MHP’de seçim bildirgesinde olmasına rağmen verdiği çekimser oyla önergenin ret edilmesini sağladı. 31 Mart seçimlerinden sonra yaşanan oy kayıplarını araştıran AKP, Kızılcahamam'da 3 gün süren kamp yapmış; Bu kampta yapılan değerlendirmede Seçmeni en fazla etkileyen unsurlar olarak ekonomi ve EYT sorunlarının olduğu AKP Kurmayları tarafından üst yöneticilere bildirilmişti. “Bizimkisi Bir Hak Hikayesi” diyen ve emeklikte yaşa takılan yurttaşlarımızın sorunlarının bir an evvel giderilmesini bizi yönetenlerden rica ediyoruz. Başta bu konuda özverili çalışmalarından dolayı Eyt Genel Başkanı Gönül Boran Özüpak ve TBMM’de var gücüyle bu mücadelenin yanında olan ve hiçbir desteği esirgemeyen siyasi parti temsilcilerine teşekkürlerimizi sunarız.