Bu yazıyı çokta uzatmamak hasebiyle, son söyleyeceğimi en baştan söylemek istiyorum değerli okuyucular. Kaç günden bu yana bir maşanın ağzından çıkan (çıkartılan) şamatanın asıl nedeni, vatandaşın kendi çıkmazlarını, içinde çırpınıp durduğu geçim zorluğunu, açlık ve yoksulluğunu konuşmamasını sağlamakla beraber, kullandıkları maşa ya da maşalar aracılığıyla nabız yoklamak işlevini de yerine getirerek bir taşla iki kuş vurmak gayesidir. Artık toplum nezdinde de çoğunluklu olarak bir erken seçimin beklenti haline gelmiş olması, ülkeyi yöneten siyasi iradeyi ürkütmüş olacak ki; 20 yıldır en çok başvurdukları yola, bambaşka gündemler yaratma peşine düştüler. Ancak ülkede ekonomik şartlar öyle bir noktaya geldi ki, vatandaş yaratılan sanal gündeme dair biraz ilgi gösteriyor olsa da, artık sefalet noktasına kadar gelmiş hayat şartlarından ötürü yaşadıkları kâbusu haykırmaktan asla vazgeçmiyor. Bugün gündem değiştirmek ve toplumun nabzını yoklamak üzere kullanılan maşaya gelirsek; Emekli Amiral Türker Ertürk’ün Yapıcıoğlu için kullandığı “Söyleyene değil, söyletene bakın! Hüdapar Başkanı gündem değiştirmek üzere kullanılan bir maşadır. Hem kendi seslendiremediklerini bu şahsın ağzından söyletip nabız yokluyor, hem de milletin dikkatini debiderya olmuş kendi yaşamsal sıkıntılarından uzaklaştırmanın yollarını arıyorlar. Zekeriya Yapıcıoğlu’nun kullandığı ifadeler noktasında da, beyhude yere hayal kurmasınlar, zira kurucu ideoloji asla değiştirilemez, buna hiç kimsenin ve hiçbir siyasi iradenin gücü yetmez.” İfadelerinin altına aklıselim sahibi herkes gibi imzamı atabileceğimi belirmek istiyorum. Bir de iktidarın maşa olarak kullandığı bu meczubun ağzından çıkan ifadelere gelirsek; milleti ahmak yerine koymakla, aslında kendisinin ne büyük bir ahmak olduğu çıkıyor ortaya. Milletin gözünün içine baka baka ‘ahmak’ diyebilecek kadar kendisinin çok zeki olduğunu zanneden bu küstahlığın kimlerin nezdinde itibar gördüğünü bilmem, bu zavallılık o cahil cühelayı bağlar. Ancak aklıselim sahibi insanlar içinde, Gaffar Okkan’ı katleden Hizbullahçı katillerin avukatlığını yapmış bu meczubun, “Biz ilk üç madde değil, 4.madde olmasın diyoruz.” derken, aslında “ilk üç maddeyi koruyan maddeyi kaldıralım ki, üç maddeyi kolayca imha edebilelim.” demek istediğini anlamayacak kadar tek bir ahmak bulunmayacağını buraya not düşmek istiyorum değerli okuyucular.